NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
حَدَّثَنَا
أَبُو
تَوْبَةَ
الرَّبِيعُ
بْنُ نَافِعٍ
عَنْ ابْنِ
الْمُبَارَكِ
عَنْ ابْنِ
أَبِي ذِئْبٍ
عَنْ
الْقَاسِمِ
عَنْ بُكَيْرِ
بْنِ عَبْدِ
اللَّهِ بْنِ
الْأَشَجِّ
عَنْ ابْنِ
مِكْرَزٍ
رَجُلٍ مِنْ
أَهْلِ الشَّامِ
عَنْ أَبِي
هُرَيْرَةَ
أَنَّ رَجُلًا
قَالَ يَا
رَسُولَ
اللَّهِ
رَجُلٌ يُرِيدُ
الْجِهَادَ
فِي سَبِيلِ
اللَّهِ وَهُوَ
يَبْتَغِي
عَرَضًا مِنْ
عَرَضِ الدُّنْيَا
فَقَالَ
رَسُولُ
اللَّهِ
صَلَّى اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
لَا أَجْرَ
لَهُ فَأَعْظَمَ
ذَلِكَ
النَّاسُ
وَقَالُوا
لِلرَّجُلِ
عُدْ لِرَسُولِ
اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ وَسَلَّمَ
فَلَعَلَّكَ
لَمْ
تُفَهِّمْهُ فَقَالَ
يَا رَسُولَ
اللَّهِ
رَجُلٌ يُرِيدُ
الْجِهَادَ
فِي سَبِيلِ
اللَّهِ
وَهُوَ يَبْتَغِي
عَرَضًا مِنْ
عَرَضِ
الدُّنْيَا
فَقَالَ لَا
أَجْرَ لَهُ
فَقَالُوا
لِلرَّجُلِ
عُدْ لِرَسُولِ
اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ وَسَلَّمَ
فَقَالَ لَهُ
الثَّالِثَةَ
فَقَالَ لَهُ
لَا أَجْرَ
لَهُ
Ebu Hureyre'den rivayet
edildiğine göre
Bir adam (Nebi s.a.v.);
Ey Allah'ın Rasûlü, bir
adam Allah yolunda savaşmak istiyor ve aynı zamanda ganimet elde etmek istiyor
(buna ne buyurursunuz)? diye sormuş. Rasûlullah (s.a.v.) da;
"Onun için bir
sevab yoktur." buyurmuş Halk bu cevabı (gözlerinde) büyüterek o adama (bu
soruyu); Rasûlullah (s.a.v.)'e tekrarla, herhalde sen cevabı iyi anlayamadın
demişler. Bunun üzerine o adam;
Ey Allah'ın Rasûlü adam
Allah yolunda savaşmak istiyor ve aynı zamanda ganimet elde etmek arzu ediyor!
diyerek soruyu tekrarlamış. (Hz. Peygamber de);
“Ona sevab yoktur"
buyurmuş. (Orada bulunanlar) (sözü geçen) adama (soruyu);
Rasûlullah (s.a.v.)'e
bir daha tekrar et demişler. O da Hz. Peygamber'e (soruyu) üçüncü defa
tekrarlamış* (Hz. Peygamber yine);
"Ona sevap
yoktur" cevabını vermiş.
İzah:
Sadece Ebû Dâvud
rivayet etmiştir.
Hadis sarihlerinin
açıklamasına göre metinde geçen; "Bir adam Allah yolunda savaşmak istiyor
ve aynı zamanda ganimet elde etmek arzu ediyor' 'cümlesine iki şekilde mana
vermek mümkündür:
1. "Bir adam
görünüşte Allah yolunda cihad etmek istiyor. Ama asıl maksadı cihad etmek
değil, dünyalık temin etmektir."
2. "Gerçekten, Allah'ın
rızâsını kazanmak için Allah yolunda savaşmak istiyor. Fakat bu cihad
arzusunun yanında aynı zamanda ganimet elde etmek de istiyor."
Hz. Peygamberin
"Ona sevap yoktur" buyruğunu da yukarıdaki cümleye verilecek
manaların ışığında anlamak gerekiyor.
Buna göre, eğer
yukarıdaki cümleye birinci mana verilecek olursa, "ona sevap yoktur"
cümlesi, "ona bu cihadından dolayı hiç bir sevap verilmez" anlamına
gelir.
Eğer sözü geçen cümleye
ikinci mana verilecek olursa, "ona sevap yoktur" cümlesi, "ona
tam bir cihad sevabı verilmez sevabı eksik olarak verilir" anlamına gelir.
Riyanın ibâdetlerin sevabını hangi ölçüde azalttığını bir önceki hadisin
şerhinde açıkladığımız için burada tekrara lüzum görmedik. Ayrıca harpten elde
edilen ganimetin, ahirette elde edilecek cihad sevabının üçte ikisini
eksilteceği 2497 numaralı hadis-i şerifte ifade edilmektedir. Ayrıntılı bilgi
için sözü geçen hadisin şerhine müracaat edilebilir.